07/08/2025
Semih Bilen’in Gözünden 20 Yıl
Üniversitemizi 20 yıla yakın süredir Türkiye genelinde yapılan çalışmalarla sayısız aileye, öğrenciye tanıtan ekibin lideri olan Semih Bilen, bu süre zarfında yaşadıkları eğlenceli anıları, Üniversiteye dair duygularını ve geleceğe dair beklentilerini bizimle paylaştı.
Sizi kısaca tanıyabilir miyiz? Kaç senedir Sabancı Üniversitesi’ndesiniz; çalışmalarınızla ilgili bize bilgi verebilir misiniz?
Ben Semih Bilen. 2007 yılının aralık ayından itibaren Sabancı Üniversitesi’nin tanıtım ekibindeyim. Birimin her kademesinde görev aldım diyebilirim. Görevli, sorumlu, uzman ve 2020 yılından beri de Tanıtım Ekibi Lideri... Ancak hangi pozisyonda olsam da görevimi ilk günkü duyduğum heyecanla yapıyorum. Biz tanıtım ekibi olarak kendimizi üniversitenin dışa bakan yüzü olarak görüyoruz. Yıl içerisinde kampüste, İstanbul’da ya da şehir dışında nerede olursak olalım, üniversitemizin vizyonunu, misyonunu, eğitim kalitesini bir araya geldiğimiz lise öğrencilerimizle paylaşıyoruz. Bu nedenle sorumluluğumuzun farkındayız.
Sabancı Üniversitesi çalışanı olarak bu kurumda çalışmanın farkını nasıl ifade edersiniz?
Sabancı Üniversitesi’nde çalışmak, sadece bir iş değil aynı zamanda bir vizyonun parçası olmak demek. Türkiye’deki yükseköğretim anlayışını dönüştürmeyi hedefleyen, öğrenci odaklı, disiplinlerarası ve özgürlükçü bir eğitim sisteminin uygulandığı bir ortamda görev almak, insanı hem profesyonel hem kişisel olarak besliyor. Tanıtım birimi özelinde ise, bu vizyonu ve yenilikçi yaklaşımı doğru bir dille, doğru kitlelere aktarmak gibi büyük bir sorumluluk ve ayrıcalık taşıyoruz. Üniversitenin güçlü akademik yapısını, dünya ile entegre duruşunu ve öğrenci deneyimini daha geniş kitlelere anlatmak, bir bakıma Türkiye’nin eğitim geleceğine katkı sağlamak anlamına geliyor.
Sabancı Üniversitesi’nde bulunduğunuz ve hizmet verdiğiniz süre boyunca, üniversitemize dair aktarmak istediğiniz ilginç bir anınız ve paylaşmak isteyeceğiniz bir detay var mı?
Sabancı Üniversitesi’yle geçen yıllar boyunca yaşadığım ilginç anılarla küçük bir kitap yazılabilir desem abartmış olmam. Teknolojinin, iletişimin ve tanıtım araçlarının hızla evrildiği bir dönemde sahada olmak zaten başlı başına bir hikaye. Ama bazıları gerçekten unutulmaz. Adıyaman’da navigasyon bizi gecenin bir yarısında dere yatağına yönlendirdi, Malatya’da otelde yangın merdivenini yanlış anlayınca 14 katı yürüyerek inmek zorunda kaldık. Zonguldak’ta kartımı hesap ödemek için verdim, garson arkadaş ATM’den nakit çekti. Olayın farkına varmam biraz zaman aldı:) Kars’ta aracımızın hemen önüne çatı düştü, İzmir’de valizimizi unuttuğumuzu Aydın’a gelince fark ettik. Her biri hem stresli hem komik anlara dönüştü. Ama tüm bu yolculuklar, Sabancı Üniversitesi’nin hikâyesini daha fazla kişiye ulaştırmak için yaşandı. Şimdi dönüp baktığımda, her anı için iyi ki diyorum.
Bildiğiniz gibi Üniversitemiz bu yıl 25. Yılını kutluyor. 25. Yıl mesajınızı alabilir miyiz?
“25 yıl, bir üniversite için çok uzun bir süre sayılmayabilir. Kurucu Rektörümüz Tosun Terzioğlu’nun da sıklıkla dile getirdiği gibi, bir üniversitenin mezun sayısı aktif öğrenci sayısını geçtiğinde o kurum artık olgunlaşmaya başlar. Sabancı Üniversitesi bu eşiği yaklaşık 5 yıl önce aştı. Ancak geldiği noktaya baktığımızda, öğrenci kalitesi, akademik başarılar ve uluslararası sıralamalardaki yeriyle 25 yılda çok büyük bir mesafe kat ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu gelişimin bir parçası olmak benim için büyük bir gurur. 25. yıl bizim için sadece bir kutlama değil; aynı zamanda geleceğe dair güçlü bir hedefi de simgeliyor. Sabancı Üniversitesi, Türkiye’de zirvede, dünyada ise her geçen gün daha da yukarıya tırmanan bir üniversite. Bu bilinçle hareket etmek, hem bu özel yılın ruhuna hem de kurumsal vizyonumuza en uygun yaklaşım diye düşünüyorum.”
Sabancı Üniversitesi’nin 25 yılda kattettiği mesafeyi, gözlemlediğiniz ve öğrendiğiniz kadarıyla nasıl tarif edersiniz?
“Sabancı Üniversitesi, Türkiye’de yükseköğretime yeni bir soluk getirme hedefiyle yola çıktı ve bu iddiasını hayata geçirdi. İlk yıllarımda tanıtım çalışmaları kapsamında lise öğrencilerine, ailelere, öğretmen ve idarecilere üniversitemizin farkını özellikle de program seçme özgürlüğü ve disiplinlerarası eğitim anlayışını detaylıca anlatmamız gerekirdi. Bugün ise bu farkları artık onlar bize anlatıyor; ne kadar değerli ve kıymetli bulduklarını kendileri dile getiriyorlar. Bu değişimi ve dönüşümü görmek, bunun bir parçası olmak gerçekten çok güçlü ve ilham verici bir duygu.
Üniversitemizin bundan sonraki 25 yılı için hayalleriniz, öngörüleriniz nelerdir?
“Sabancı Üniversitesi’nin ilk 25 yılında ortaya koyduğu vizyon, bundan sonraki 25 yıl için de güçlü bir temel oluşturuyor. Geleceğe baktığımda; sadece Türkiye’de değil, dünyada da referans gösterilen bir üniversite haline gelmesini hayal ediyorum. Eğitimdeki yenilikçi yaklaşımını daha fazla öğrenciye ulaştıran, araştırmalarıyla küresel etki yaratan, topluma dokunan projeleriyle öncü olan bir Sabancı Üniversitesi… Ve tüm bunları yaparken, kuruluş felsefesinden aldığı değerleri koruyan bir yapı. Bu vizyonun bir parçası olmaya devam etmek, üretmeye katkı sunmak ise kişisel olarak en büyük motivasyon kaynaklarımdan biri.”